Bir çok konunun ve para kullanımının hızla dijitalleştiği çağımızda bütçe yönetimi ve para kullanma becerileri önemini daha da arttırdı. Doğru para kullanımı, mantıklı harcama alışkanlıklarının temeli çocukluk dönemlerine dayanıyor. Para harcama isteğimizin temelini oluşturan duyguları ve daha fazla para harcamamız üzerine kurulu dijital dünyada çocuklarımıza nasıl farkındalık kazandırabileceğimizi Profesyonel Para Koçu Pelin Narin Tekinsoy anlattı.
Günlük hayatımızda bir çok davranışımızın ve alışkanlığımızın altında yatan süreç çocukluğumuza dayanır. Bebeklik, erken çocukluk, ergenlik ve genç yetişkinlik dönemlerinde belli duyguları yoğun olarak yaşarız ve hayatın kalan kısmı bu duygularla baş edebilmek ve çoğunlukla olumsuz duyguları telafi etmeye çalışmakla geçer.
Paraya dokunmak ve elden ele vererek harcamak parayı harcayan kişi üzerinde adeta acı hissi bırakır. Kişi elindeki parayı verirken tereddüt eder. Tüketimin ve para harcanmasının artırılmasını isteyen sistem ise; harcamaları dijitalleştirerek, paraya dokunmadan ve acı yerine haz hissini koyarak çalışır. Böylece para harcama davranışları artar ve insanlar daha fazla para harcadığı için çıkmaza girer. Çocuklar büyüdüğünde şüphesiz daha da dijitalleşmiş bir dünyanın yetişkinleri olacaklar. Para harcamaya daha fazla yönlendirilmeye açık olacaklar. Onları bilinçli birer tüketici olarak yetiştirmek isteyen ebeveynlere Pelin Narin Tekinsoy şu önerilerde bulundu:
Çocuğunuza her zaman doğruları söyleyin
Ebeveynler çocuklarının gerçeklik algısının oluşmasına destek olmalı. Çünkü şimdiki yetişkinler de birer çocuktu ve çocuklar en derinden yaşananları hissederler. Bu sebeple, bebeklikten itibaren anne baba; çocuğa karşı dürüst olmalı, olumsuz durumları kurtarmak için olanı farklı göstermemeli. Aileler çocuklarının ileride parayı kötüye kullanan veya para ihtiyacı duyarak sürekli başkalarından yardım isteyen kişilerden olmaması için, onlara dürüst yollardan ve cesur şekilde para kazanılabileceğini anlatmalı. Ebeveynler alacak verecek konularında sözüne sadık bireyler yetiştirmek için çocuklarına örnek olmalıdır.
Çocuğunuzun size güvenmesini sağlayın
Güven öğrenilen bir davranış ve hatta duygudur. Çocuklar dünyayı, anneye veya bakım verene olan güven şeklinde algılar ve şekillendirirler. Güven olmayan bir ortamda sağlıklı şekilde iş yapılamaz ve para kazanılamaz. Korkak, tutuk, sıkılan ve bunalan kişilerle çalışmak ve para alışverişinde bulunmak kişilere güven hissi vermez. Çocuklar için önce anne, baba ve bakım verenler güvenilmeye değer olmalı ve güçlü duruş göstermelidir.
Çocuğunuzun özgüvenini geliştirin
Başarısızlık da başarıya giden bir çeşit yoldur. Ebeveynler bunu hatırladıkça, çocuklar para kazanmaya başarı veya başarısızlık olarak bakmayacaktır. Böylece çocuk hayata tutunduğu her an para kazanabileceğini bilir. Aynı anne kucağında hayata tutunduğu her an gibi parayı da bulacağı inancı örüntülerle birlikte hayatına yerleşecektir.
Onlara hayal kurmayı öğretin
Hayal kurmayan kişi güdük bir ağaca benzer. İnsanlar, hayalleri ne kadar geniş ve inancı ne kadar büyükse hayatta o kadar genişler. Çocuklar hayal kurarak büyüdüyse ileride para kazanmaları da kolaylaşır. Hayal kurmak ümidin parçasıdır ve ümidi olmayan kişiler hayal kurmayı da bırakan kişilerdir.
İyi bir rol model olun ve sevginizi koşulsuz verin
Her yetişkin hayatının bir döneminde “annem gibi davranıyorum, babam gibi konuşuyorum” derken kendini bulur. Bebekler doğdukları andan itibaren anne babalarını gözlemler ve davranışlarını kopyalarlar. Bu sebeple ebeveynler çocuklarına iyi birer rol model olmalı. Parayla ilgili alma verme dengeniz sevgiyi gösterme şeklinizle de ilgilidir. Çocuklara sevgi koşulsuz, ödül-cezaya dayalı olmadan, çıkarsız ve dengeli bir şekilde verilmelidir. Ebeveynler sevgilerini bu şekilde gösterdiklerinde, çocuklar ileride sürekli veren taraf olmayacak ve koşul koyucu şekilde davranmayacaktır.
Acıdan kaç hazza koş duygusuyla baş etmeyi öğretin
Dijital çağda tüm para artık dokunacağımız değil göreceğimiz bir hal alacak. “Görmek inanmaktır” sloganı burada daha da gerçekçi bir hale gelecektir. Bu süreç doğru sevgi davranışları geliştiren bireyler için kontrol edilebilir veya normalleşirken, bu süreci yönetemeyenler hiç farkında olmadan bireysel borçlanmalara doğru gidecekler. Yeni nesil bizden daha az dokunsal olduğu için gördükleri duruma daha kolay ayak uyduracaklar. Buradaki asıl tehlike sadece görme durumunun sınırlı bir davranış olması. Çünkü bu gibi durumlarda algı daha kolay yönetilir ve içinde bulunduğumuz durum için farkında olmadan tehlikelidir.
Çocuklar doğdukları andan itibaren bir video kaydının başlatılması misali ebeveynlerinin davranışlarını ve çevresinde olup bitenleri kaydederler. Yetişkin olduklarında da bunu örnek alırlar. Bilmedikleri ise; dijitalleşen yeni dünya normunda paraya daha az dokunarak, daha fazla görsel imgelerin kullanıldığı, yönlendirilmeye ve kullanılmaya daha açık bir düzenin yerleşmekte olduğudur. Onları hazırlıklı ve bilinçli bireyler olarak yetiştirmek için Pelin Narin Tekinsoy’un Para Koçluğu kitabı rehber niteliğinde hazırlandı.